Gaziemir Park Kitabevi

6 Kasım 2016 Pazar

Bir kitabın satışı nasıl sabote edilir?



Yılmaz Özdil'in ADAM adlı yeni kitabı Kırmızı Kedi Yayınları'ndan çıktı. Ancak, 25 TL etiketli kitap, kitabevlerine ulaştırılmadan önce, internet sitelerinde, örneğin Sözcü Kitabevi sitesinde %30 indirimle satışa sunuldu. Bu insanlar, kitabın büyük oranda kitabevlerinde satıldığını bir türlü anlamadılar. İnternette bu kitabın toplam baskı adetinin en fazla %10'u satılacaktır. Kitabevleri de bu kitabı bu şartlarda raflarına koymayacağı için, ADAM'ın satışı sabote edilmiş olacaktır. En fazla %35 indirimle alabileceği bir kitabın internet sitelerinde  % 30 indirimle perakende satıldığını gören hiçbir kitapçı, bunu rafına koymayacaktır. Böylece, ADAM'ın satışı kesin bir şekilde sabote edilmiş olacaktır. Bakınız Doğan Kitap'tan HAVVA'NIN ÜÇ KIZI'nın yerlerde sürünen satışı rakamları. 
Sözcü Kitabevi sitesine % 30 indirim yetmedi...


Ancak, Sözcü Gazetesi sitesine bu indirim yarar sağlamamış olacak ki, yeni bir 'atak' ile karşılaştık. Bu kez kitabın fiyatı 25 TL, ama yanında Yılmaz Özdil'in 24 TL değerindeki KADIN adlı kitabı bedava veriliyor. Bu durumda %49 indirim yapılmış oluyor. Site, anasayfanın başında 50 TL ve üzeri alışverişlerde kargo ücreti almadığını duyurmuş. Site yöneticileri, kimsenin kargo masrafı vermek istemeyeceğini ve bu nedenle birkaç kitap daha alacağını hesaplamış görünüyor.
Akıl almaz indirimlerin sonu iflastır
Bu arada kitapyurdu sitesi, diğer kitap satan siteleri ve kitabevlerini pazardan kovalamak için 'saldırgan' indirimler yapıyor. Elbette boşuna. Bu bu indirimler, kitap satışlarını baltalamaktan başka bir sonuç vermiyor. 




Eğer Yılmaz Özdil'in KADIN adlı kitabı yeterli bir satış rakamına ulaşmış olsaydı, Sözcü Kitabevi sitesi onu ADAM'ın yanında bedava vermeye kalkışmazdı. Sözcü Kitabevi ve Kırmızı Kedi Yayınevi, bu kitabın internet ortamında çok gideceğini düşünerek aşırı indirimle satışa sundular. Kitapçılar da, bunu almadı ve kitap elde kaldı. Şimdi aynı şeyi ADAM'a yapıyorlar. Yayınevlerinin kendi kitaplarına yaptıkları bu sabotaj, Türkiye'deki kitap dünyasına, korsandan daha fazla zarar veriyor. Eskiden korsan kitap nedeniyle satışlar düşük olurdu, günümüzdeyse yayınevleri kendi kendilerini baltalıyor.  
İnternette bir kitabın en fazla %10'u satılmaktadır
Hep söylüyoruz, internette bir kitabın toplam baskısının en fazla %10'u satılabilmektedir. Aslında bu çok nadir bir durumdur. Çoğu kitabın internetteki satışı birkaç yüzle bir kaç bin arasında değişir. Yayınevleri, kitaplarının %90'dan fazla bir oranda kitabevlerinde (zincirler dahil) satıldığını artık kabul etmeli ve buna uygun bir strateji uygulamalıdır. Yoksa, daha çoook ikili üçlü setler yapıp, "batan geminin malları fiyatına" satmaya çalışırlar. 


Daha yeni çıkan bu kitap, Kitapyurdu sitesinde 'elde kalmış kitap' fiyatına satışa sunuluyor. (6 Kasım 2016)




12 Ekim 2016 Çarşamba

Türkiye'de kitap siteleri: Satışları küçük, zararları büyük




Kitapçıların %35 indirimle alabileceği bu Pegasus yayınını Kitapyurdu sitesi %35 indirimle perakende satıyor. (10 Ekim 2016)



Yayınevleri ve kitap satış siteleri hep beraber kitap piyasasını batırmak üzere

Son zamanlarda dikkatinizi çekmiştir, çok satan bir kitap pek çıkmıyor. Kitap satışları yerlerde sürünüyor. Örneğin bu yaz Elif Şafak'ın 250 bin adet baskıyla piyasaya sürülen "Havva'nın Üç Kızı"nın (Doğan Kitap) 50 bin sattığı bile çok şüpheli. Aslında bu iyi bir rakam, ama 250 bin adet basılan bir kitap için felaket sayılır. 

Bu kitabın fiyatı 27 TL. Ancak, internet üzerinden satış yapan kitap siteleri, örneğin Kitapyurdu %25 indirimle 20.25 TL'ye, D&R sitesi %30 indirimle 18.90 TL'ye sattığını duyuruyor (10 Ekim 2016). Bu rakamlar bile kitabın hiç satmadığını göstermeye yeter. Hatta, kitapyurdu sitesinin bu kitapla ilgili sayfasında "Havva'nın Üç Kızın"ndan toplam 9045 adet satıldığı belirtiliyor (10 Ekim 2016). Bu da toplam baskı adetinin yaklaşık %3.5 civarında bir oranına karşılık gelmektedir. Diğer sitelerin de en fazla bu kadar sattığını göz önünde bulundurursak, bu kitabın internet üzerinden satış oranının, 250 binlik baskının %10'una ancak eriştiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bu da 25 bin adet anlamına geliyor. Fena değil. Geride 225 bin adet kitap kalmamış olsaydı elbette... Bir 25 bin adetin de kitabevlerinde satıldığını hesap edersek, elde 200 bin adet kitap kalmış oluyor. Şunu da hemen belirtelim ki, kitap sitelerinin bu oranda satabildiği kitap çok nadirdir. Çoğu kitabın internet üzerinden satış oranı birkaç yüzle, bir kaç bin adet arasında değişir. 

Bu politika yayınevlerini batırır
Türkiye'de ve dünyada kitap %90 oranında kitabevlerinde satılmaktadır. "Havva'nın Üç Kızı" örneğinden devam edelim. Kitabevleri bu kitabı en fazla %35 indirimle alabilirken, internet sitelerinde %25 - %30 indirimle satışa sunulmasına izin verilmesi, yayıncının kendi işini sabote etmekten başka sonuç doğurmaz. Siz, kitaplarınızın %90 oranında satılacağı mecralara sırt çevirip, en fazla %10'luk satış yapacak yerlerden medet umuyorsunuz. Kitapçı, başka bir yerde %30 indirim oranıyla perakende satılan bir kitabı niye toptan %35 indirimle alıp rafına koysun? 
İnternet sitelerinde yüksek indirimle kitap satılmasından medet uman yayınevleri, yayınlarının asıl satıldığı yerler olan kitabevlerinin gözardı edince, sonuç böyle oluyor. Kitaplar elde kalıyor. Bunun üzerine daha da panik indirimler geliyor, ama faydasız. Ben buna 'yayınevlerinin yavaş intiharı' diyorum. Bu kadar düşüncesiz insanların yayıncılık yapması da sürdürülebilir bir durum değil zaten. 
Bu nasıl bir yayıncılık?
Bu tür yayıncılık, kendi kitaplarının satışını baltaladığı gibi, okur-kitabevi ilişkisini de zehirliyor. Bugün herkesin cep telefonunda internet var. O indirim oranlarına ulaşmaları birkaç saniyelik iş. Sonra kitapçıya dönüp "Kardeşim, sen %15 indirim yapıyorsun ama, bak bu kitap internette %30 indirimle satılıyor." diyor. Kitapçı ne yapsın, o yayınevinin ürünlerini bir daha almıyor ve sadece öğrencilerin almak zorunda olduğu yerli ve yabancı klasikler ve sınavlara hazırlık kitaplarına ağırlık veriyor. 

Böyle dejenere bir kitap piyasası başka bir ülkede yoktur
Düşünün ki, bir kitabın internetteki fiyatı başka, bağımsız kitabevlerinde ve zincir kitabevlerindeki fiyatı başka. Bu kadar farklı fiyatlar, serbest piyasa kavramıyla açıklanamaz. Burada derin bir iş ahlakı yoksunluğu ve ilkesizlik var. İnternette neredeyse toptan fiyatına, hatta bazen bunun da altına perakende kitap sattırmanın başka bir nedeni olamaz. 

Gaziemir Park Kitabevi'nin adres bilgileri ve ulaşım krokisi.  

4 Temmuz 2016 Pazartesi

Mutlu Bayramlar!


Mutlu Bayramlar!

Değerli müşterilerimiz, hepinize mutlu ve sağlıklı bir Ramazan (Şeker) Bayramı diliyoruz.
Park Kitabevi, 5 -10 Temmuz 2016 tarihleri arasında kapalı, 11 Temmuz 2016 Pazartesi gününden itibaren ise yeniden hizmetinizde olacaktır. 

Bu arada, yaz sezonu boyunca pazar günleri kapalı olacağız. 

Bol kitaplı günlerde görüşmek üzere esen kalın!




13 Mayıs 2016 Cuma

İnternette aşırı indirimler kitap satışlarını sabote ediyor

İndirimin suyunu çıkaran internet siteleri kitap satışlarını baltalıyor

Her fırsatta burada, aşırı indirimlerin kitap satışlarını baltaladığını söylüyoruz. 

İnternette aşırı indirimler kitap satışlarını sabote  ediyor
İşte Sözcü gazetesinin internet sitesinde reklamı yapılan Sözcü Kitabevi sitesinden bir örneği yukarıda görüyorsunuz (13 Mayıs 2016). Burada, kitabevlerinin dağıtımcılardan alabilecekleri fiyatlara, hatta daha aşağı rakamlarla perakende kitap satılmaya çalışılıyor. Ama olmuyor. Olmayacak da. Çünkü, kitap internette çok satılan ürünlerin başında gelmiyor, tersine, en az satılan ürünlerin başında geliyor. En baba İnternet sitesi, ne kadar indirim yaparsa yapsın, kitabevlerindeki satışı yapamaz. Öyle olmasa, Doğan Holding D&R mağazalarını kapatır, tüm işi internet sitesinden yürütürdü. Ayda on bin TL kiralar, eleman, çeşitli giderler, vergiler vb onca masrafa ne gerek var?
İnternetten kitap satışı, bir yılda satılan kitapların %10'unu ancak bulabilir. Geri kalanı kitabevlerinde satılmaktadır. Bunu görmeyip, kitabevleri yerine İnternet sitelerinden medet uman, fiyatları kırdıkça kıran yayınevleri, yakında acı sonuçlarla yüz yüze gelecekler. 
Öncelikle, neredeyse dağıtım fiyatına, hatta bazen daha da altında rakamlarla internette satışa sunulan kitaplar, çakılmaktadır. Çünkü kitabın asıl satıldığı yerler olan kitabevlerinin sahipleri ya da yöneticileri, bu kitapları almamaktadır.  
Yayınevleri, bu düşüncesiz hareketlerle, kitabevi ve okuyucu ilişkisini dinamitlemektedir. İnternette bu fiyatları gören okuyucu, kitabı ne oradan ne de kitabevinden almaktadır. Buna bir çeşit 'korsan kitap etkisi' diyebiliriz. Yayınevleri bu politikalarla kendi yayınlarının satışını Korsan Kitap satışının verdiği zarara benzer bir şekilde, sabote etmektedir.  




Bu durum karşısında kitaplar internette 'batan geminin malları' gibi akıldışı indirimli fiyatlarla satılmaya çalışılıyor. Bunun sonu hiç iyi olmayacak. 

Sabit Kitap Fiyatı Yasası çıkmalı
Bu kötü gidişe ancak Sabit Kitap Fiyatı Yasası çare olabilir. Yayınevi, kitabına bir fiyat koyacak ve Türkiye'nin her yerinde ve internette bu fiyattan satılacak. Bir fiyat rekabeti olmayacağı için, daha çok yerde daha çok kitap satılacak. Neden kitap satıcıları indirim yarışıyla uğraşmak zorunda ki? Bu yarışı yayınevleri kendi aralarında yapsın. En iyi yayınları en uygun fiyata veren yayınevleri kazansın.  
Bakın, Soner Yalçın'ın son kitabı Galat-ı Meşhur (Kırmızı Kedi Yayınevi) 25 TL fiyatlı, ama internet sitelerinde % 30 indirimle 17.50 TL'ye satılmaya çalışılıyor. Satılmıyor. Ben olsam bu kitaba 17.50 TL fiyat koyar, kitabevlerine yüzde %25 ya da % 20 kar payı kalacak şekilde ulaşmasını sağlardım. 
Eğer Sabit Kitap Fiyatı Yasası olsaydı, Kırmızı Kedi Yayınevi bu kitaba 25 TL değil, 17 TL fiyat koyacaktı, emin olabilirsiniz. Bu da makul bir fiyat sayılır. 

Şimdi bunları bir kitabevi sahibi olarak ben söylüyorum. Ama yakında, birer ikişer batmaya başlayınca, yayınevleri TBMM'nin kapısını aşındırarak, bu yasanın çıkması için uğraşmaya başlayacak. 






27 Nisan 2016 Çarşamba

Kitabevlerine çok önemli bir çağrı

Türkiye'deki kitap satışlarına büyük zararlar veren tutumlara bir örnek görüyorsunuz.


İzmir / Gaziemir Park Kitabevi'nden Kitabevlerine çok önemli bir çağrı: 

Aşağıdaki mesajı, bende e-posta adresi olan kitabevlerine gönderdim. İnternet ve sosyal medya üzerinden bir 'Kitabevleri Girişimi' başlatmak istiyorum.
Değerli kitabevi sahipleri ve yöneticileri,
Türkiye'de 6500 civarında kitap satan iş yeri olduğu tahmin edilmektedir. Basılı kitapların % 90'ı buralarda satılmaktadır.
İnternet ortamındaki kitap satış oranı ise % 10 civarındadır.
Demek ki yayınevleri, kitabevlerine 'mecbur'dur.
Bu gerçek ortadayken, yayınevleri, nasıl oluyor da bir kaç internet sitesine abartmalı indirimlerle satış imkanı veriyor?
Çünkü, kitabevleri hem örgütsüz (birbirlerinden habersiz), hem de güçlerinin farkında değil.
Kitabevleri kendi aralarında karar verip, bir yayınevine 'senin kitabını satmıyoruz' dese, bu o yayınevi için felaket anlamına gelir.

***************

Bakıyorsunuz, bizim en fazla % 40 indirimle alabileceğimiz bir kitabı, bir internet sitesi 'haftanın fırsatı!' adı altında % 50 indirimle satışa sunmuş.
Kitaplarının yüzde doksanının satılacağı ortamları dışlayıp, yüzde onunun satılacağı bir ortama boyun eğmek, hangi akla hizmettir?
Bu tavır, Türkiye'deki yayıncılığa büyük zararlar veriyor ve yayınevlerinin cüce kalmasına yol açıyor.
Bir kere, internette o indirim oranlarını gören okuyucuyla kitabevleri arasındaki ilişki bozulmaktadır.
Kitabevi sahipleri, bu yayınlardan uzak durmaktadır. Özellikle KPSS yayınlarında başlayan bu tavır, günümüzde romanlarda ve gazeteci-yazar
kitaplarında da görülmektedir. Kitabevine girmeyen kitap satılmaz. Bir yayınevi, hem çok satma ihtimali olan popüler kitaplar basar, hem de bunları
kendi sitesinde veya başka sitelerde % 30 / % 40 gibi indirimlerle satışa sunarsa, o kitaplar elde kalır. Örneğin Yılmaz Özdil ve Soner Yalçın'ın
son kitapları beklenen satış rakamlarına ulaşamadı. Ahmet Ümit'in son romanı ve Orhan Pamuk'un 200 bini zor aşan yeni romanı vb, aynı şekilde
örnek gösterilebilir. Bunlar, kitabın asıl satış yeri olan kitabevlerini dışlamanın sonuçlarıdır.

**************************************

Kitabevlerine yönelik bir başka saldırgan tutum da, İşler Kitabevleri'nden gelmektedir. Akıl dışı indirimlerle, Kitapyurdu gibi sitelerin tuhaf taktiğiyle,
%5, bilemediniz % 10 karla kitap satıyorlar. Amaç, çevrelerindeki kitabevlerini yıldırıp kitap satmaktan vazgeçirmek ve böylece piyasanın tek oyuncusu
haline gelmek.
Arkadaşlar, bir kitabevinin işlemesi için, en az % 20 kar etmesi zorunludur. İşler ya da Kitapyurdu zihniyetiyle bakarsak, ortalama bir kitabevi, mucizevi bir şekilde
bir yıl içinde 1 Milyon TL tutarında (kaba bir hesapla 65 bin adet) kitap satsa, bunun en fazla 100 bin TL'si kar olacaktır. 1) Bu kadar kitabı Türkiye'de kaç
kitabevi satabilir? Böyle bir kitabevinin işlek bir noktada, en az 100 - 150 metrekare ve en az 5-6 kişinin çalıştığı bir yer olması gerekir.
2) 100 bin TL'lik karı 12 aya böldüğümüz zaman, bu rakamlarla böyle bir yeri işletmenin imkansız olduğu açık bir şekilde görülecektir.
İşler Kitabevi ve internet siteleriyle baş etmek aslında kolay. Gücümüzü bilelim. Ve bu gücü yayınevlerinin de bilmesini sağlayalım.
Öncelikle yapmamız gereken şey, bir 'e-mail' zinciri oluşturmak ve sosyal medyada bir araya gelmek. Daha sonra yayınevlerine gücümüzü göstereceğiz.
'parkkitabevi@gmail.com' adresini ve www.facebook.com/Park-Kitabevi sayfasını da iletişim aracı olarak kullanalım, görüş ve önerilerimizi paylaşalım. Bu girişimi tüm tanıdık kitabevlerine duyuralım ve sayımızı artıralım.


10 Ocak 2016 Pazar

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak alınan kitapların listesi

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak alınan kitapların listesi

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak hangi kitaplar alınıyor?
2. El kitaplardan kastımız, okunmuş, temiz ve iyi durumda, korsan baskı olmayan romanlardır. İngilizce okunmuş roman da alıyoruz. Ancak hiçbir kaynak ve sınava hazırlık kitabı (Açıköğretim, Ales, DGS, KPSS vb) dahil, alınmaz. Bunların içerikleri durmadan değiştiği için, 2. el değeri kalmamaktadır. 

2. el aldığımız yayınlara örnekler
Türk edebiyatı yazar ve şairlerinden: 
Yaşar Kemal, Nazım Hikmet, Sabahattin Ali,  Sait Faik, Ahmet Hamdi Tanpınar, Peyami Safa, Kemal Tahir, Reşat Nuri Güntekin, Refik Halit Karay, Halide Edip Adıvar, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Orhan Kemal, Can Yücel, Cemal Süreya, Özdemir Asaf, Cahit Sıtkı Tarancı, Yahya Kemal Beyatlı, Ayşe Kulin, Canan Tan, Ahmet Ümit, Turgut Özakman, Oğuz Atay, Zülfü Livaneli.

Dünya Klasikleri, Modern Klasikler
 Dünya klasikleri ve modern klasik olarak adlandırılan yayınlara örnekler
Can Yayınları, İletişim Yayınları, İş Bankası Yayınları, Yapı Kredi Yayınları gibi güvenilir çeviriler sunan yayınevlerinden çıkmış yayınlar: Cervantes, Daniel Defoe, Charles Dickens, Balzac, Emile Zola, Gustave Flaubert, Shakespeare, Victor Hugo, Tolstoy, Dostoyevski, Franz Kafka, Jack London, George Orwell, Albert Camus, Gabriel Garcia Marquez, Roald Dahl, Jose Mauro de Vanconcelos.



Büyük Zafer'in 103. Yıldönümü kutlu olsun!

Büyük Zafer'in 100. Yıldönümü kutlu olsun! Sinan Meydan'ın 27 Ağustos 2025 tarihli yazısından bir bölüm sunuyoruz: Tam 103 yıl önce,...