Kitap sitelerinin aşırı indirimleri yayınevlerini batıracak, değil, batırdı galiba!
Türkiye'deki ibret verici gelişmelerden biri de yayıncılık alanında yaşanıyor. Hak hukuk tanınmayan vahşi kapitalizm ortamında, birtakım kişiler, internet üzerinden yaptıkları kitap satışlarıyla, yayıncılığı bitkisel hayata sokmayı başardılar.
Hemen söyleyelim, bugün bütün dünyada kitap satışlarının çok az bir bölümü (% 10 - % 15 civarı) internet üzerinden yapılmakta, geri kalanı kitabevleri ve kitabevleri zincirleri gibi fiziksel ortamlarda gerçekleşmektedir. Türkiye'de de durum böyledir. Kısacası kitap, kitapçıdan alınmaktadır!
Bu yılın başlarında bir pandemi ortaya çıktı ve Mart 2020 sonlarına doğru ülke çapında karantina uygulaması başladı. Pek çok işyeri gibi kitabevleri de kapalı kaldı. Yayınevleri bundan çok büyük bir zarar gördü ve satışları yarıdan fazla düştü. E hani, internet siteleri çok kitap satıyordu? Evet, belki birkaç bin kitap sattılar, ama kitapçılarda satılan yüz binlerce kitabın yanında lafı bile olamaz. Kapalı olduğu için kitapçılarda satılamayan yüz binlerce kitap elde kaldı. Ama, çoğu yayınevi durumu kavramamış görünüyor ki, hâlâ internet sitelerinden medet umuyor.
Yukarıdaki resmi iyi inceleyiniz. İlk dikkatinizi çekecek olan burada yeni bir kitabın bulunmayışı olacaktır. Bunlar öteden beri okunan modern klasiklerdir. Peki, kitapyurdu sitesi, neden ana sayfasına, gazetecilik deyimiyle manşetine, bunları, yani 'bayat haberler'i çıkarmış? Yukarıdaki resme dikkatle bakınız. İndirim oranlarını gördünüz mü? Bunlar, kitapçıların bu kitapları dağıtımlardan aldıkları oranlardır. Kitapyurdu sitesi, kitapçıların toptan aldıkları fiyata perakende satış yapıyor.
Bu yüzden kitabevleri yıllardır kitaptan uzaklaşıyor. Gittikçe daha çok sayıda kitap depolarda kalıyor. Yayınevleri, kitabevleri odaklı bir satış stratejisi geliştirmek yerine daha çok internet sitelerine sarılıyor ve hazin son gelip çatıyor.
Satışlarının % 90'ının yapıldığı mecraları bir kenara bırakıp, küçük bir azınlığa ve birkaç bin, hatta bazen birkaç yüz satışa ağırlık veren yayınevleri hangi akılla yönetiliyor, bilinmez. Ama, artık çok satan kitaplar çıkmıyor, daha doğrusu, hiçbir kitap çok satan olamıyor. Neden? Çok satma ihtimali olan bir kitap çıktığında internet siteleri hemen başına üşüşüp, indirimleriyle birkaç gün içinde onu boğuyorlar. Yıllardır işleyen bu süreç, kitabevleriyle okuyucu arasındaki bağı da çok zayıflattı. Yayınevleri, kitapçılara tanınan iskontunun birkaç puan fazlasını internet sitelerine vermeye devam ederek, titizlikle korumaları gereken bu bağı hepten koparmak üzereler.
Sonunda ne olacağı belli. Bu yayınevlerinin büyük bölümü batacak ve tasfiye olacak. Bu kaçınılmaz. Daha sonra da belki Amerika'yı yeniden keşfedip, kitapların internette ve kitabevlerinde aynı fiyattan satılmasını sağlayacak bir yasa çıkartmaya uğraşırlar.


