Gaziemir Park Kitabevi

12 Ekim 2016 Çarşamba

Türkiye'de kitap siteleri: Satışları küçük, zararları büyük




Kitapçıların %35 indirimle alabileceği bu Pegasus yayınını Kitapyurdu sitesi %35 indirimle perakende satıyor. (10 Ekim 2016)



Yayınevleri ve kitap satış siteleri hep beraber kitap piyasasını batırmak üzere

Son zamanlarda dikkatinizi çekmiştir, çok satan bir kitap pek çıkmıyor. Kitap satışları yerlerde sürünüyor. Örneğin bu yaz Elif Şafak'ın 250 bin adet baskıyla piyasaya sürülen "Havva'nın Üç Kızı"nın (Doğan Kitap) 50 bin sattığı bile çok şüpheli. Aslında bu iyi bir rakam, ama 250 bin adet basılan bir kitap için felaket sayılır. 

Bu kitabın fiyatı 27 TL. Ancak, internet üzerinden satış yapan kitap siteleri, örneğin Kitapyurdu %25 indirimle 20.25 TL'ye, D&R sitesi %30 indirimle 18.90 TL'ye sattığını duyuruyor (10 Ekim 2016). Bu rakamlar bile kitabın hiç satmadığını göstermeye yeter. Hatta, kitapyurdu sitesinin bu kitapla ilgili sayfasında "Havva'nın Üç Kızın"ndan toplam 9045 adet satıldığı belirtiliyor (10 Ekim 2016). Bu da toplam baskı adetinin yaklaşık %3.5 civarında bir oranına karşılık gelmektedir. Diğer sitelerin de en fazla bu kadar sattığını göz önünde bulundurursak, bu kitabın internet üzerinden satış oranının, 250 binlik baskının %10'una ancak eriştiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bu da 25 bin adet anlamına geliyor. Fena değil. Geride 225 bin adet kitap kalmamış olsaydı elbette... Bir 25 bin adetin de kitabevlerinde satıldığını hesap edersek, elde 200 bin adet kitap kalmış oluyor. Şunu da hemen belirtelim ki, kitap sitelerinin bu oranda satabildiği kitap çok nadirdir. Çoğu kitabın internet üzerinden satış oranı birkaç yüzle, bir kaç bin adet arasında değişir. 

Bu politika yayınevlerini batırır
Türkiye'de ve dünyada kitap %90 oranında kitabevlerinde satılmaktadır. "Havva'nın Üç Kızı" örneğinden devam edelim. Kitabevleri bu kitabı en fazla %35 indirimle alabilirken, internet sitelerinde %25 - %30 indirimle satışa sunulmasına izin verilmesi, yayıncının kendi işini sabote etmekten başka sonuç doğurmaz. Siz, kitaplarınızın %90 oranında satılacağı mecralara sırt çevirip, en fazla %10'luk satış yapacak yerlerden medet umuyorsunuz. Kitapçı, başka bir yerde %30 indirim oranıyla perakende satılan bir kitabı niye toptan %35 indirimle alıp rafına koysun? 
İnternet sitelerinde yüksek indirimle kitap satılmasından medet uman yayınevleri, yayınlarının asıl satıldığı yerler olan kitabevlerinin gözardı edince, sonuç böyle oluyor. Kitaplar elde kalıyor. Bunun üzerine daha da panik indirimler geliyor, ama faydasız. Ben buna 'yayınevlerinin yavaş intiharı' diyorum. Bu kadar düşüncesiz insanların yayıncılık yapması da sürdürülebilir bir durum değil zaten. 
Bu nasıl bir yayıncılık?
Bu tür yayıncılık, kendi kitaplarının satışını baltaladığı gibi, okur-kitabevi ilişkisini de zehirliyor. Bugün herkesin cep telefonunda internet var. O indirim oranlarına ulaşmaları birkaç saniyelik iş. Sonra kitapçıya dönüp "Kardeşim, sen %15 indirim yapıyorsun ama, bak bu kitap internette %30 indirimle satılıyor." diyor. Kitapçı ne yapsın, o yayınevinin ürünlerini bir daha almıyor ve sadece öğrencilerin almak zorunda olduğu yerli ve yabancı klasikler ve sınavlara hazırlık kitaplarına ağırlık veriyor. 

Böyle dejenere bir kitap piyasası başka bir ülkede yoktur
Düşünün ki, bir kitabın internetteki fiyatı başka, bağımsız kitabevlerinde ve zincir kitabevlerindeki fiyatı başka. Bu kadar farklı fiyatlar, serbest piyasa kavramıyla açıklanamaz. Burada derin bir iş ahlakı yoksunluğu ve ilkesizlik var. İnternette neredeyse toptan fiyatına, hatta bazen bunun da altına perakende kitap sattırmanın başka bir nedeni olamaz. 

Gaziemir Park Kitabevi'nin adres bilgileri ve ulaşım krokisi.  

4 Temmuz 2016 Pazartesi

Mutlu Bayramlar!


Mutlu Bayramlar!

Değerli müşterilerimiz, hepinize mutlu ve sağlıklı bir Ramazan (Şeker) Bayramı diliyoruz.
Park Kitabevi, 5 -10 Temmuz 2016 tarihleri arasında kapalı, 11 Temmuz 2016 Pazartesi gününden itibaren ise yeniden hizmetinizde olacaktır. 

Bu arada, yaz sezonu boyunca pazar günleri kapalı olacağız. 

Bol kitaplı günlerde görüşmek üzere esen kalın!




13 Mayıs 2016 Cuma

İnternette aşırı indirimler kitap satışlarını sabote ediyor

İndirimin suyunu çıkaran internet siteleri kitap satışlarını baltalıyor

Her fırsatta burada, aşırı indirimlerin kitap satışlarını baltaladığını söylüyoruz. 

İnternette aşırı indirimler kitap satışlarını sabote  ediyor
İşte Sözcü gazetesinin internet sitesinde reklamı yapılan Sözcü Kitabevi sitesinden bir örneği yukarıda görüyorsunuz (13 Mayıs 2016). Burada, kitabevlerinin dağıtımcılardan alabilecekleri fiyatlara, hatta daha aşağı rakamlarla perakende kitap satılmaya çalışılıyor. Ama olmuyor. Olmayacak da. Çünkü, kitap internette çok satılan ürünlerin başında gelmiyor, tersine, en az satılan ürünlerin başında geliyor. En baba İnternet sitesi, ne kadar indirim yaparsa yapsın, kitabevlerindeki satışı yapamaz. Öyle olmasa, Doğan Holding D&R mağazalarını kapatır, tüm işi internet sitesinden yürütürdü. Ayda on bin TL kiralar, eleman, çeşitli giderler, vergiler vb onca masrafa ne gerek var?
İnternetten kitap satışı, bir yılda satılan kitapların %10'unu ancak bulabilir. Geri kalanı kitabevlerinde satılmaktadır. Bunu görmeyip, kitabevleri yerine İnternet sitelerinden medet uman, fiyatları kırdıkça kıran yayınevleri, yakında acı sonuçlarla yüz yüze gelecekler. 
Öncelikle, neredeyse dağıtım fiyatına, hatta bazen daha da altında rakamlarla internette satışa sunulan kitaplar, çakılmaktadır. Çünkü kitabın asıl satıldığı yerler olan kitabevlerinin sahipleri ya da yöneticileri, bu kitapları almamaktadır.  
Yayınevleri, bu düşüncesiz hareketlerle, kitabevi ve okuyucu ilişkisini dinamitlemektedir. İnternette bu fiyatları gören okuyucu, kitabı ne oradan ne de kitabevinden almaktadır. Buna bir çeşit 'korsan kitap etkisi' diyebiliriz. Yayınevleri bu politikalarla kendi yayınlarının satışını Korsan Kitap satışının verdiği zarara benzer bir şekilde, sabote etmektedir.  




Bu durum karşısında kitaplar internette 'batan geminin malları' gibi akıldışı indirimli fiyatlarla satılmaya çalışılıyor. Bunun sonu hiç iyi olmayacak. 

Sabit Kitap Fiyatı Yasası çıkmalı
Bu kötü gidişe ancak Sabit Kitap Fiyatı Yasası çare olabilir. Yayınevi, kitabına bir fiyat koyacak ve Türkiye'nin her yerinde ve internette bu fiyattan satılacak. Bir fiyat rekabeti olmayacağı için, daha çok yerde daha çok kitap satılacak. Neden kitap satıcıları indirim yarışıyla uğraşmak zorunda ki? Bu yarışı yayınevleri kendi aralarında yapsın. En iyi yayınları en uygun fiyata veren yayınevleri kazansın.  
Bakın, Soner Yalçın'ın son kitabı Galat-ı Meşhur (Kırmızı Kedi Yayınevi) 25 TL fiyatlı, ama internet sitelerinde % 30 indirimle 17.50 TL'ye satılmaya çalışılıyor. Satılmıyor. Ben olsam bu kitaba 17.50 TL fiyat koyar, kitabevlerine yüzde %25 ya da % 20 kar payı kalacak şekilde ulaşmasını sağlardım. 
Eğer Sabit Kitap Fiyatı Yasası olsaydı, Kırmızı Kedi Yayınevi bu kitaba 25 TL değil, 17 TL fiyat koyacaktı, emin olabilirsiniz. Bu da makul bir fiyat sayılır. 

Şimdi bunları bir kitabevi sahibi olarak ben söylüyorum. Ama yakında, birer ikişer batmaya başlayınca, yayınevleri TBMM'nin kapısını aşındırarak, bu yasanın çıkması için uğraşmaya başlayacak. 






27 Nisan 2016 Çarşamba

Kitabevlerine çok önemli bir çağrı

Türkiye'deki kitap satışlarına büyük zararlar veren tutumlara bir örnek görüyorsunuz.


İzmir / Gaziemir Park Kitabevi'nden Kitabevlerine çok önemli bir çağrı: 

Aşağıdaki mesajı, bende e-posta adresi olan kitabevlerine gönderdim. İnternet ve sosyal medya üzerinden bir 'Kitabevleri Girişimi' başlatmak istiyorum.
Değerli kitabevi sahipleri ve yöneticileri,
Türkiye'de 6500 civarında kitap satan iş yeri olduğu tahmin edilmektedir. Basılı kitapların % 90'ı buralarda satılmaktadır.
İnternet ortamındaki kitap satış oranı ise % 10 civarındadır.
Demek ki yayınevleri, kitabevlerine 'mecbur'dur.
Bu gerçek ortadayken, yayınevleri, nasıl oluyor da bir kaç internet sitesine abartmalı indirimlerle satış imkanı veriyor?
Çünkü, kitabevleri hem örgütsüz (birbirlerinden habersiz), hem de güçlerinin farkında değil.
Kitabevleri kendi aralarında karar verip, bir yayınevine 'senin kitabını satmıyoruz' dese, bu o yayınevi için felaket anlamına gelir.

***************

Bakıyorsunuz, bizim en fazla % 40 indirimle alabileceğimiz bir kitabı, bir internet sitesi 'haftanın fırsatı!' adı altında % 50 indirimle satışa sunmuş.
Kitaplarının yüzde doksanının satılacağı ortamları dışlayıp, yüzde onunun satılacağı bir ortama boyun eğmek, hangi akla hizmettir?
Bu tavır, Türkiye'deki yayıncılığa büyük zararlar veriyor ve yayınevlerinin cüce kalmasına yol açıyor.
Bir kere, internette o indirim oranlarını gören okuyucuyla kitabevleri arasındaki ilişki bozulmaktadır.
Kitabevi sahipleri, bu yayınlardan uzak durmaktadır. Özellikle KPSS yayınlarında başlayan bu tavır, günümüzde romanlarda ve gazeteci-yazar
kitaplarında da görülmektedir. Kitabevine girmeyen kitap satılmaz. Bir yayınevi, hem çok satma ihtimali olan popüler kitaplar basar, hem de bunları
kendi sitesinde veya başka sitelerde % 30 / % 40 gibi indirimlerle satışa sunarsa, o kitaplar elde kalır. Örneğin Yılmaz Özdil ve Soner Yalçın'ın
son kitapları beklenen satış rakamlarına ulaşamadı. Ahmet Ümit'in son romanı ve Orhan Pamuk'un 200 bini zor aşan yeni romanı vb, aynı şekilde
örnek gösterilebilir. Bunlar, kitabın asıl satış yeri olan kitabevlerini dışlamanın sonuçlarıdır.

**************************************

Kitabevlerine yönelik bir başka saldırgan tutum da, İşler Kitabevleri'nden gelmektedir. Akıl dışı indirimlerle, Kitapyurdu gibi sitelerin tuhaf taktiğiyle,
%5, bilemediniz % 10 karla kitap satıyorlar. Amaç, çevrelerindeki kitabevlerini yıldırıp kitap satmaktan vazgeçirmek ve böylece piyasanın tek oyuncusu
haline gelmek.
Arkadaşlar, bir kitabevinin işlemesi için, en az % 20 kar etmesi zorunludur. İşler ya da Kitapyurdu zihniyetiyle bakarsak, ortalama bir kitabevi, mucizevi bir şekilde
bir yıl içinde 1 Milyon TL tutarında (kaba bir hesapla 65 bin adet) kitap satsa, bunun en fazla 100 bin TL'si kar olacaktır. 1) Bu kadar kitabı Türkiye'de kaç
kitabevi satabilir? Böyle bir kitabevinin işlek bir noktada, en az 100 - 150 metrekare ve en az 5-6 kişinin çalıştığı bir yer olması gerekir.
2) 100 bin TL'lik karı 12 aya böldüğümüz zaman, bu rakamlarla böyle bir yeri işletmenin imkansız olduğu açık bir şekilde görülecektir.
İşler Kitabevi ve internet siteleriyle baş etmek aslında kolay. Gücümüzü bilelim. Ve bu gücü yayınevlerinin de bilmesini sağlayalım.
Öncelikle yapmamız gereken şey, bir 'e-mail' zinciri oluşturmak ve sosyal medyada bir araya gelmek. Daha sonra yayınevlerine gücümüzü göstereceğiz.
'parkkitabevi@gmail.com' adresini ve www.facebook.com/Park-Kitabevi sayfasını da iletişim aracı olarak kullanalım, görüş ve önerilerimizi paylaşalım. Bu girişimi tüm tanıdık kitabevlerine duyuralım ve sayımızı artıralım.


10 Ocak 2016 Pazar

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak alınan kitapların listesi

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak alınan kitapların listesi

Gaziemir Park Kitabevi'nde 2. el olarak hangi kitaplar alınıyor?
2. El kitaplardan kastımız, okunmuş, temiz ve iyi durumda, korsan baskı olmayan romanlardır. İngilizce okunmuş roman da alıyoruz. Ancak hiçbir kaynak ve sınava hazırlık kitabı (Açıköğretim, Ales, DGS, KPSS vb) dahil, alınmaz. Bunların içerikleri durmadan değiştiği için, 2. el değeri kalmamaktadır. 

2. el aldığımız yayınlara örnekler
Türk edebiyatı yazar ve şairlerinden: 
Yaşar Kemal, Nazım Hikmet, Sabahattin Ali,  Sait Faik, Ahmet Hamdi Tanpınar, Peyami Safa, Kemal Tahir, Reşat Nuri Güntekin, Refik Halit Karay, Halide Edip Adıvar, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Orhan Kemal, Can Yücel, Cemal Süreya, Özdemir Asaf, Cahit Sıtkı Tarancı, Yahya Kemal Beyatlı, Ayşe Kulin, Canan Tan, Ahmet Ümit, Turgut Özakman, Oğuz Atay, Zülfü Livaneli.

Dünya Klasikleri, Modern Klasikler
 Dünya klasikleri ve modern klasik olarak adlandırılan yayınlara örnekler
Can Yayınları, İletişim Yayınları, İş Bankası Yayınları, Yapı Kredi Yayınları gibi güvenilir çeviriler sunan yayınevlerinden çıkmış yayınlar: Cervantes, Daniel Defoe, Charles Dickens, Balzac, Emile Zola, Gustave Flaubert, Shakespeare, Victor Hugo, Tolstoy, Dostoyevski, Franz Kafka, Jack London, George Orwell, Albert Camus, Gabriel Garcia Marquez, Roald Dahl, Jose Mauro de Vanconcelos.



16 Aralık 2015 Çarşamba

Kitap satışları nasıl iyileştirilebilir?

İnternette aşırı indirim, düşük satışlara çare değil.



(İş Bankası yayınları'na gönderdiğim e-posta)
Sayın İlgililer, 

Yukarıdaki görüntüyü İşBankası Yayınları'nın sitesinden aldım. 15 Yıllık bir bir kitabevi sahibi olarak şunu söylemek zorundayım: Kitapçılar, internette bu şekilde satış yapan ya da yaptıran yayınevlerinin ürünlerinden uzak durmaktadır. Yoksa, dağıtımdan % 35 indirimle alabilecekleri bir kitabın internette bu indirimle satılması, onları müşterileri önünde çok sevimsiz bir durumda bırakacaktır. 

Bu bir yana, bu yayınevleri hiç hesap kitap yapmaz mı? Türkiye'de ve dünyada internet ortamındaki kitap satışları, toplam satışın % 10'u civarındadır. Basılı kitapların % 90'ı kitabevlerinden alınmaktadır. Geniş kitlelere ulaşmak isteyen bir yayınevi için internette satış, % 90'lık bir oran karşısında, bir seçenek bile değildir. Daha basit soralım: 10 bin adet basılmış bir kitap 1000 adet satılsa mı iyidir, 9000 adet satılsa mı iyidir? 5000 mi, yoksa 50 000 mi daha büyüktür?

İnternetten kitap satışıyla yayınevine para kazandırmak planı, hayalden öteye geçemez. İnternetten kitap satışı öyle çok para getiren bir iş olsaydı, örneğin D&R kitabevi zincirlerinin sahipleri, mağazaları kapatır, sadece internetten satış yapardı. Onca kira, personel ve vergi masrafından da kurtulmuş olurlardı. 

Jeff Bezos'un kurduğu ünlü Amazon sitesini bilirsiniz. Amazon'dan kitap satış sitesi olarak bahsedilmesi, herhalde en çok Bezos'u güldürür. Evet, bu site ABD'deki tüm basılı kitap satışının % 15'ini yapmaktadır, ama bu oran, devasa alışveriş sitesinin yıllık cirosunda fazla önemli bir yer tutmaz. Öyle ki, giriş sayfasında kitabın adı bile geçmez. Jeff Bezos, yakın gelecekte kitap satışlarını sadece Best-Seller türüyle sınırlamayı düşündüklerini bile açıkladı. Kendi kitap okuma cihazını (Kindle) geliştiren ve piyasa değeri 20 Milyar Dolar olduğu söylenen bir devden bahsediyoruz.  
Görüldüğü gibi, internet alışveriş siteleri, yayınevlerinin dostu değildir. Bu siteler, %10'luk pazar paylarından olabildiğince çok büyük oran koparmak için yayınevlerini zorlar ve asıl bağlantıda olmaları gereken kitabevlerini unutturmaya çalışırlar. Sonuç, her zaman hayal kırıklığıdır. 

Yayınevleri, internet sitelerini bırakıp, ürünlerini kitapçı raflarına yerleştirmenin yollarını aramalıdır. Ülkenin her bölgesinde güçlü dağıtımcılar yok mu? Var. İşte onlarla daha yakın ilişkiye girip, çalıştıkları kitabevlerine daha fazla ve daha sık ürün ulaştırmalarını sağlamak gerekir. Ancak, iş dağıtıma kitap göndermekle bitmiyor. Bölgedeki kitapçıların da bundan haberdar olması gerekir. Benim önerim, yayınevlerinin, her bölgede kendi elemanlarını görevlendirip, ilçe ilçe kitabevlerini dolaştırması. Böylece, yeni yayınlarının tanıtımını (afiş, katalog vb) yaptırabilir, satış durumunu gözleyebilir veya varsa kampanyalar sunabilir. Hatta yayınevleri aralarında anlaşırsa, bunlar ortak eleman olarak da tutulabilir. Türkiye'de 1500 civarında kitabevi olduğu tahmin ediliyor. Asıl kitap satışı buralarda olmaktadır. Örneğin böyle bir temsilci benim kitabevime gelse, çok memnun olurum. Herkes memnun olur. 

Son olarak, yayınevlerinin bir yanlışına daha değinmek istiyorum. Yılın belli dönemlerinde "Kitap fuarı" adı altında, perakende kitap satılması, yine toplam kitap satışını baltalayan bir olaydır. Üç beş fuar, daha sonra, yılın büyük bölümünde kitabı nerede satacaksınız? Öyleyse, satışlarını 'patlatmak' ve dağ gibi olmuş stokları çabucak eritmek isteyen yayınevleri ne yapmalı?  
Çözüm, yine kitabevlerinden geçiyor. Yayınevleri de, tıpkı kırtasiye şirketlerinin yaptığı gibi, bölgelerde kitabevleri için fuarlar düzenlemeli ve uygun koşullarda blok satışlar yapmalı. Kitabevleri için özel fuarlar düzenleyip büyük satışlar yapmak varken, perakendeyle uğraşmak, çok yanlış değil mi.

28 Kasım 2015 Cumartesi

Türkiye'deki Kitap siteleri yayıncılığı bitirebilir



Yayınevleri tehlikenin farkında mı?


Son yıllarda okurlar ve kitapçılar arasında fiyat ve indirim tartışmaları yaşanıyor. İşin aslını bilmeyenler, kitap sitelerinin verdiği fiyatlara bakıp, kitapçıların kendilerini kazıkladığını iddia ediyor. 
Peki, gerçek nedir? 

Gerçek, dünyada ve Türkiye'de kitapların % 95 oranında kitabevlerinde satıldığıdır. İnternet ortamında satılabilen kitapların oranı % 5 - % 6 civarındadır. İnsanlar kitabı internetten değil, kitabevlerinden almaktadır. Türkiye'deki kitap siteleri ise, bu % 5'in mümkün olduğunca çoğunu alabilmek için akıl ve ahlak dışı indirimler yaparak, birbirleriyle kıyasıya bir rekabet sürdürmektedir. Bu arada bir piyasa düzenleyici olması gereken devlet ise, olup bitenleri seyretmekle yetinmektedir.

Elbette, bu fazla devam edemez. Kitap sitelerine yüksek indirim izni vererek yayınlarının daha çok satacağını sanan yayınevleri, bunun ne kadar boş ve faydasız bir yol olduğunu çok yakında anlayacaklar. % 95 indirim de yapsanız, internette satılabilecek kitap sayısı sınırlıdır. 




Bu şekilde, sadece kitabevlerini bu yayınlardan uzaklaştırmış olursunuz. Kitaplarınızın %5'ini satabilir, kalan % 95'i ile başbaşa kalırsınız. 10 bin satabilecek kitap, internet sitelerinde 500 ancak satabilir. 100 bin satabilecek bir kitap, 5-6 binde kalır. 
Somut bir örnek vereyim: Kitapyurdu sitesinden 29 Haziran 2015 tarihinde aldığımız bu görüntüde, Aşk adlı romandan (Elif Şafak, Doğan Kitap) 14 456 adet satıldığı belirtiliyor. 



Birinci baskısı Mart 2009'da yapılan bu kitabın Mart 2014 tarihli 410. baskısının kapağında 820 000 rakamı var. Demek ki 6 yıllık sürede Aşk romanı 820 binlik bir satış rakamına ulaşmış. Bu durumda, kitapyurdu 6 yılda Aşk romanının yaklaşık % 1,8 oranındaki satışını yapmış oluyor. Diğer birkaç sitenin satışlarını da ekleseniz, % 5 bile çıkmamaktadır. Ve lütfen dikkat edelim. 820 binlik satışa ulaşabilen kitap sayısı tek tüktür. Kitap satışları genellikle 1000 -10000 arasındadır. Bu sayıları aşabilen kitaplar nadirdir. 

Yayınevleri kitaplarını kitabevlerine ulaştırmanın daha iyi bir yolunu bulmalıdır


Bu durum birkaç yıl daha sürerse, sonuç şöyle olur: Kitabevleri, internette neredeyse toptan fiyatına, hatta bazen bunun da altında satışa sunulan yayınlardan uzak duracak, bunları raflarına koymayacaktır. Yayıncı, kitaplarının hepsini tüketmeyi umarken, sadece % 5'ini satabilecektir. Yayınlarının asıl satış yeri olan kitabevlerini kendinden uzaklaştırmak, yayınevleri için sonu batak olan çıkmaz bir sokaktır. Batış kaçınılmazdır. 

KPSS örneği: KPSS kitaplarının satışı neden düştü?

Sonuçta, kitabevlerinde ders yardımcıları ve üniversite sınavlarına hazırlık kitaplarından başka bir şey bulmak mümkün olmayacak. Bakın, çoğu kitabevi artık KPSS kitabı bulundurmuyor. Bu kitapları almak isteyenler, genellikle önce internete bakıp, sitelerde verilen fiyatları görüyor. Sonra da çevrelerindeki kitabevlerine gidip, aynı fiyatları görmeyince tartışma çıkarıyorlar: Vay kazıkçı kitabevleri! 
Kitabevi sahibi de internete girip bakıyor ki, anlı şanlı yayınevleri, neredeyse kendilerinin aldığı  fiyata bu kitapları internette satışa sunmuş. Bu durumda, kitabevi sahibinin tepkisi şöyle oluyor: "Madem öyle, bu kitapları siz satın o zaman!" Ve o yayınları iade ediyor ve bir daha da almıyor. İnternette aşırı indirimle kitap satmanın en önemli sonucu, kitabevlerinin o yayınlardan uzaklaşmasına yol açmasıdır. Peki, bu o yayınların internetten satışını artırıyor mu? Hayır, onlar % 5'e kürek çekmeye devam ediyorlar. Canhıraş indirimleri hiçbir işe yaramıyor. Kitap, dünyada ve Türkiye'de asıl olarak kitabevlerinde satılmaktadır. 

Amazon sitesi...

ABD merkezli dev alışveriş sitesi Amazon 2012 yılı verilerine göre kağıda basılı toplam kitap satışının % 15'ini yapmış. Bu, sadece ABD'de olan bir durum. Aynı Amazon'un Avrupa''daki kitap satışı içindeki payı İngiltere'de % 5, diğer ülkelerde daha da az. Siteyi biraz dikkatle incelediğimizde ne görüyoruz? Bu gerçekte, bir kitap satış sitesi değil. Giriş sayfasında kitabın adı bile geçmiyor. Tekneden çaya, dürbünden çadıra, her tür elektronik eşyalar ve hatta son model av tüfeklerinin yanında kitap ta satan bir site. Öte yandan, 2014 rakamlarıyla, borsa değeri 154 milyar Dolar olan bir şirketten bahsediyoruz. 2011'de kendi e-kitap okuma cihazını (Kindle) piyasaya sundu. Birkaç yıldır insansız kargo teslimat aracı (drone) üzerinde çalıştığını açıkladı. 
The Atlantic adlı bir haber yorum sitesinde, "Amazon ABD'deki kitap piyasasının % 70'ini ele geçirirse ne olur?" diye soruluyor. Ne olacak? Aynı yorumda Amazon'un çok satan popüler romanlardan başka bir kitaba yer vermeyerek, ABD'nin kültür ortamını ve entelektüel yaşamını mahvedeceği vurgulanıyor. Amazon'u kuran ve en büyük hissedarı olan Jeff Bezos,  yakında çok satan kitaplardan başka bir yayına yer vermeyeceklerini açıkladı. Bu da, kitapları satılsın diye aşırı indirimlere razı olan ABD yayınevlerini korkuttu. Yakında ABD'de ve Avrupa'da hükümetlerin bu duruma el atması, şaşırtıcı olmayacak.

Türkiye'deki yayınevlerinin büyük hatası
Türkiye'deki yayınevleri, gerek kitap sitelerinde, gerekse kendi sitelerinde 
% 20'den fazla indirimle satış yapma yoluna giderek, kendi ayaklarını kurşunluyor. Piyasada var olmak isteyen yayınevleri, kitaplarını internet sitelerine değil, kitabevlerine ulaştırmanın daha iyi yollarını bulmak zorunda. Öncelikle bir dağıtım sorunu var. Dağıtıma bırakılan kitaplar, çoğunlukla kitabevi rafı görmeden öylece duruyor ve iade ediliyor. 

Kitapları en küçük ilçedeki kitabevlerine ulaştıracak bir dağıtım sistemi, yayıncılığın kurtuluşu olabilir. Kitaplar için gazete bayiliği benzeri bir dağıtım sistemi düşünülebilir. Yayınevleri, bölgelerdeki büyük dağıtımlarla masaya oturup bir sistem bulmak zorundadır. 

Büyük Zafer'in 103. Yıldönümü kutlu olsun!

Büyük Zafer'in 100. Yıldönümü kutlu olsun! Sinan Meydan'ın 27 Ağustos 2025 tarihli yazısından bir bölüm sunuyoruz: Tam 103 yıl önce,...